Her hatırladığımda yüzümde koca bir gülümsemeye neden olan ve her zaman gitmekten keyif alacağım ve gitmek için heyecanlanacağım yerlerden biri New York! New York benim için her zaman farklı olmuştur, sanırım bunda Amerikan sinemasının etkisi büyük. Hep bir Noel dönemini orda geçirmek istemiştim. Bu noktada da bir hayalim de gerçekleşmiş oldu. J

Aylar öncesinden Noel döneminde New York’ta olabilmek için tüm ayarlamalarımı yapıp heyecanla beklemeye başladım. New York ile San Francisco arası uçakla beş saat, iki şehir arasındaki zaman farkı da üç saat. San Francisco’dan New York havaalanına gece indim ve daha önceden ayarladığım havaalanı shuttle servisi ile sağ olsun bana evini açan çocukluktan bu yana tanıştığımız aile dostumuzun Manhattan’daki evine gittim.

Arkadaşımın evi Manhattan içinde olduğundan hem merkezi hem de New York’un bilinen birçok yerine de yakın konumdaydı. Manhattan genel olarak çok pahallı olan bir bölge özellikle de öğrenci konaklamaları için. Bu noktada Brooklyn, Bronx, Queens ve New Jersey gibi öğrenciler için daha uygun konaklama seçenekleri bulabileceğiniz bölgeler de var.

New York Metrosu

New York’un metro ağı oldukça gelişmiş ve hemen hemen her yere metroyla ulaşım imkanı var. New York metrosu dünyanın en eski metrolarından biri, o kadar çok hat var ki yer altında ayrı bir dünya gibi. Başta biraz korkutucu ve karmaşık gelebiliyor görüntüsüyle ama sonrasında alışıyorsunuz. Hatta bir süre sonra Amerika’da metrolarda, otobüs duraklarında karşılaştığınız fareleri görmeye de alışıyorsunuz. Benim ilk karşılaşmam ve şok oluşum Berkeley’de otobüs durağın da olmuştu sonrası New York metrosu. Tek fark New York’takilerin kocaman olması.. :S  

New York bir yandan gökdelenleri ile insanda yutulacakmış hissi yaratırken bir yandan da o binaların verdiği derinlik içinde kaybolma isteği uyandıran bir şehir, her yerinde yeni bir şeyler keşfedilebileceğiniz, dolu dolu zaman geçirebileceğiniz, her saati hareketli, yaşayan şehirlerden.

Kış dönemi orda olduğum için, orada yaşayanların söylediğine göre aslında mevsim normallerinin üstünde bir sıcaklık olmasına rağmen hava yine de baya soğuktu, hele ki Kaliforniya’dan sonra. Ama tabi ki ne soğuk ne de yağmur beni durdurmadı ve gittiğimin ertesi günü sabahın sekizinde attım kendimi sokaklara. J

Noel belki de New York’un en ışıltılı ve hareketli dönemi. Sadece bu döneme özel süslenmiş ve ışıklandırılmış caddeleri izleyerek yürümek bile Noel ruhunu iliklerinize kadar hissettiriyor. Benim gittiğim sene tek eksiği kar olmamasıydı. Onun yerine bolca yağmur vardı ama neyse ki sadece ilk iki üç gündü sonrasında daha çok güneşliydi. Ben de yeni yıl ruhunu daha çok hissedebilmek ve tadını çıkarabilmek için yürüyerek gezebildim.

Şehri tepeden görebileceğiniz Empire State Building, ışıklarıyla başınızı döndüren Times Square (Gecenin saat ikisinde de kişi sayısı azalsa da hiç eksilmeyen ışıklarıyla..), meşhur boğa heykeli ile finans merkezi Wall Street, tüm heybetiyle Özgürlük Heykeli (Benim gittiğim zamanda tadilattan dolayı tacına çıkmak yasaktı ama normalde çıkılabiliyor) farklı yapısıyla Flatiration Building, tüm ihtişamıyla hayran bırakan Brooklyn Köprüsü (Köprü yürüyerek de geçilebiliyor ama bunu daha sıcak havalarda yapmak daha akıllıca olur sanırım J), Natural History, Metropolitan, Guggenheim müzesi gibi zevkle gezeceğiniz müzeler, alışveriş için 5th Avenue (bu dönemde mağaza ve vitrinleri inanılmaz güzel süslüyorlar o yüzden sadece vitrin gezmek bile keyifli) New York’un başlıca bilinen, simgesel yerleri.

Şarkı söyleyen kar taneleri

Manhattan’ın tam ortasında yer alan New York’un en büyük ve ünlü parkı Central Park.. Şehrin koşuşturmacası arasında nefes alabileceğiniz kocaman bir vaha gibi. Hem kış hem de Noel dönemi olduğu için o da kalabalıktan nasibini almıştı. Sadece elinize sıcak bir şeyler alıp parkın, doğanın içinde yürüyüş yapmak ya da sadece oturup, dönemsel olarak inanılmaz kalabalık ve sıra olan, buz pateni pistinde kayanları izlemek bile oldukça keyif veriyor. Ayrıca şehrin içinde küçük bir park olan Bryant Park’ta da hem buz pateni pisti hem de eğlenceli zaman geçirebileceğiniz çeşitli aktiviteler, bir şeyler yiyip içebileceğiniz kafe ve restoranlar bulabilirsiniz.

Central Park, New York

Noel dönemi için Rockyfeller Center’ın önüne kocaman bir Noel ağacı kuruluyor ve melekler ile ışıklandırılıyor. İnanılmaz da bir kalabalık oluyor önünde, fotoğraf çektirmek için baya beklemek gerekiyor. Ayrıca Rockyfeller’in önünde de yine buz pateni pisti var. J

Rockyfeller Center

Yine olsa yine beklerim bir saat diyeceğim cup cake’leri ile ünlü Magnolia Bakery..  O zamanlarda başka yerde şubesi yoktu ama şimdi birçok yerde şubesini bulabiliyorsunuz o yüzden Greenwich’e gidip o kadar beklemeye de gerek kalmadı.

New York’un daha çok entellektüel kısmının yaşadığı yer olarak geçen, sanat galerilerinin, caz barlarının, tasarım mağazalarının olduğu bölge Soho.. Bu dönemde hızla akan insan seli içinde denk gelebileceğiniz bir sürü aktivite var. Bir köşede müzik yapan sokak müzisyenleri bunlardan biri. Hava kararmış olsa ve daha soğumuş olsa da dinlemeden geçmedik tabi. J

Soho

Yılbaşı gecesi Little Italy’daki yemek için gittiğimiz New York’a göçmen olarak gelen İtalyan ailenin açtığı ve aynı zamanda New York’da açılan ilk pizzacı olan Lombardi’s de oldukça popüler. Lezzetli pizzaları yanında ortamı da oldukça keyifli ve güzel. J

Noel Elf’i ile

Özelikle Noel döneminde New York’taysanız içinizdeki çocuğu uyandıracak, size yeni yıl heyecanını fazlasıyla yaşatacak sayısız aktivite ile bolca eğlenceli ve keyifli vakit geçirebilirsiniz.. J

New York dil okulları için New York Dil Okulları sayfasını ziyaret edebilirsiniz.

Sevgiler..